Lucca restorandaki ‘tecavüz girişimi’ davası başladı

10.07.2020 - Cuma 05:30

İstanbul Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunma yapan sanık A. İ., “Lucca'da 14 yıl işletme müdürü olarak çalıştım. Müşteki bizde 5,5 aydır komi olarak çalışıyor. Kendisini çeşitli kereler disiplinsiz çalışmaları nedeniyle uyardım. Olay günü çatal yerine kaşık verdiğinde, ‘yanlış servis yapıyorsun' diye serzenişte bulunduğumda, ‘ne var ben evde de böyle yapıyorum' demesi üzerine, lakaytlığına sinirlenerek kızdım.” dedi.

“ELİMİ OMZUNA KOYMUŞ OLABİLİRİM”

A.İ., savunmasının devamında ise şunları söyledi;

* Çalışanın disiplinsizliği nedeniyle, gözümün önünde bulunması için müşteri karşılamada görevlendirdim. Kendisi müşterileri asık suratla karşılayınca da gün içinde birkaç kez uyardım.

* Kendisinin, patronuma çıktıktan ya da çıkarıldıktan sonra ‘mobbing uygulandı' dememesi için yanına giderek, kendisine gün içindeki yoğunluk nedeniyle sert çıkışmış olabileceğimi söyleyerek özür diledim.

* Bu sırada elimi omzuna koymuş olabilirim. Ancak iddialardaki gibi bir şey söz konusu değil.

“‘BİR KERE ÖPSEM NE OLUR' GİBİ SÖZLER SÖYLEDİ”

Müşteki R.D., ise duruşmada yaşadığı olayı şöyle anlattı:

* İlk defa akşam çalıştığım için toplantı olduğunu bilmiyordum. Kaşığı müşteriye değil, kendisine götürdüm. Bana, ‘mahallende de mi böyle yapıyorsun' dedi.

* Daha sonrasında beni kapıda görevlendirdiler, benim de moralim bozuldu. Alkol aldıkça benden özür dilemeye başladı.

* Olay günü tuvalete girdim. Tuvalet kapısı sürekli zorlanıyordu, sarhoş müşteriler yapıyor zannettim. Kapıyı açınca içeri girdi ve kapıyı kilitledi.

* Kollarımdan tutup beni duvara yasladı. ‘Bir kere öpsem ne olur' gibi sözler söyledi ve boynumdan öptü. Şoka girdim ve kendisini sakinleştirmeye çalıştım. Sanığı itmeyi düşündüm ancak arkasında cam vardı ve zarar görür diye korktum.

* Ertesi gün dükkanda şikayet ettim. Bana, ‘Bu olayı nasıl halledelim. Dövelim mi özür mü dilesin' dediler. Ben de bir şey olmayacağını düşünerek B.G.'ye gittim. Olaydan 4-5 gün sonra kamera görüntülerini izledik.

* Herkes bana ‘şikayet etme’ dedi. Görüntülerin olduğunu görünce şikayet etmeye karar verdim. Kendisi sonrasında benimle konuştu. Alkollü olduğunu söyledi. Müdürlerimin şikayetçi olmasını bekledim. Olaydan 9 gün sonra şikayetçi oldum.

* Olaydan sonra benimle pişkin pişkin konuştu ve hem maddi hem manevi destek olacağını söyledi. Orada şikayetçi olmalıyım dedim. Şikayetim devam etmektedir.”

TANIKLAR DİNLENDİ

Duruşmada olay gününe ilişkin tanık dinlendi. Tanık U. T., “O gün A. İ., aşırı alkol almıştı. R. D.'ye kapının orada durmasını söyledi. A. İ., müştekiyi görevi olmamasına rağmen kapı girişinde görevlendirdi. Samimi davranışlarına şahit oldum. Belinden tuttu, kendine çekti. Müştekinin surat ifadesinden rahatsız olduğunu anladım” ifadelerini kullandı.

Diğer tanık E. E., şunları söyledi:

* Sanık benim erkek arkadaşım olur. Olay günü, A. İ. ile yanımızdan müşteki geçti. A. İ., gün içinde kendisine sesini yükselttiğini söyledi.

* İşten çıkartılabileceğini söylediğinde üzüldüğümü söyledim. Daha sonra A. İ., müştekinin yanına giderek konuştu.

* Elini omzuna attığını ve bir şeyler konuştuğunu, işyerinde böyle şeyler olabileceğini söyledi. Gece boyunca rahatsız edici şekilde davranışta bulunduğuna şahit olmadım.

Mahkeme, tanıklar İ. Y., Ö. D., B. G. ve T. D.'ye sonraki celse tanık olarak dinlenmeleri için davetiye gönderilmesine karar verdi. Kamera görüntülerine ilişkin silme işlemi yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi için bilirkişi görevlendirilmesine hükmeden mahkeme duruşmayı erteledi.